

Başarıya giden yolda karşılaştığımız zorluklar ve pes etmemenin önemi hakkında düşünceler...
Hayatta herkesin karşılaştığı zorluklar vardır. Bu zorluklar bazen o kadar büyük görünür ki, pes etmek en kolay seçenek gibi gelir. Ancak gerçek başarı, tam da bu noktada ortaya çıkar.
Pes etmeme sanatı, sadece inatçılık değil, aynı zamanda akıllıca bir strateji geliştirme yeteneğidir. Her başarısızlık, aslında bir öğrenme fırsatıdır.
Hayata göz açtığımız andan itibaren üstümüze yüklenen "başarma" sorumluluğu hayatımızın her evresinde baş gösteriyor. Üzerimizde bir baskı bırakan "başarı" için kendimize bir soru sorma hakkını sanırım bu noktada doğuruyoruz: Başarıdan beklentimiz biraz yüksek olabilir mi?

Görsel 1. Başarı Beklentisi - Kaynak
Başarı Nedir?
Yıllarca tanımı yapılmış başarı, Niyazibeyoğlu (2018) tarafından makalesinde başarının kişiden kişiye değişen bir terim olduğunu aktarırken Cüceloğlu'nun başarı tanıma da yer vermiştir (s. 115). Cüceloğlu (2016), iç huzurla başarıyı bağdaştırarak kişinin kendi potansiyelinden olabildiğince verimli şekilde faydalanarak elinden gelenin en iyisini yapmanın başarı olduğunu ifade ediyor. Peki biz tam olarak nasıl başarılı olacağız?

Görsel 2. Başarı Tanımı - Kaynak
Başarılı Olmanın Anahtarı
Başarının başarı olarak tanımlanması birçok faktöre bağlı lakin öncelik olarak kişinin bir önceki durumu değerlendirilmeli. Mesela oturduğumuz sandalyeden kalkıp birkaç adım atabilmek, herhangi bir birey için bir şey ifade etmiyor olsa da felçli bir birey için çok büyük bir başarıdır. Belirli bir yerde kültür faktörü de işin içinde kendini yerli veya yersiz, tartışmaya açık bir konu olarak kendini gösteriyor. Dünyada hamile bir kadın, karnında taşıdığı bebeğinin cinsiyeti yüzünden -kimsenin müdahale edemeyeceği bir durum olmasına rağmen- başarılı veya başarısız olarak atfedilip çevresi tarafından yargılanabiliyor. Oysaki önemli olan bebeğin sağlıklı olması değil mi? Kültüre göre, yaşa göre, cinsiyete göre…
Toplumda oluşmuş normlardan ötürü bizim kültürümüzde başarı olarak atfedilmeyen bir şey, başka bir kültürde gurur kaynağı olabiliyor. Kendimi daha fazla gerekçelendirmem gerekecek olursa Türkiye'de çoğu aile çocuğunun sanatla uğraşan bir mesleğe sahip olmasındansa bir mühendis veya bir doktor olmasını tercih eder lakin Avrupa'nın bazı ülkelerinde sanata verilen değerden de kaynaklı olarak çocuklarının sanatla uğraşan bir mesleğe sahip olması, onlar için gurur verici olabiliyor.
Her kafandan bir ses çıktığına göre bizim yapmamız gereken belirli. Dışarıdan gelen görüşlerden sıyrılarak kendine bir hedef belirlemek ve o uğurda ilerlemek, -gelecek sonuçtan bağımsız şekilde- bir başarıdır. Tabii bu kesinlikle eleştiriye açık olmayın demek değil, geri beslemelere de kulak vermeniz gerekir. Kendi terazinizde tarttıktan işin kilit noktası pes etmemekte, her sabah kalkıp devam etmekte yatıyor. Peki pes etmemek neden önemli?

Görsel 3. Pes Etmemek - Kaynak
Pes Etmemek Neden Önemli?
Michael Jordan, lisede boyunun kısa ve kendisinin yeteneksiz olduğu gerekçesiyle basketbol takımına alınmıyor. Evde bu durumu annesine anlatan Jordan, annesinin ona "Önemli olan takımın içinde senin ne kadar küçük olduğun değildir; senin içinde ne kadar büyük bir takımın olduğudur…" demesiyle yolculuğuna pes etmeden devam ediyor. Günümüzde NBA denilince akla ilk gelen basketbol efsanelerinden biri olmasının yanı sıra basketbol denildiğinde adı sayılacak ilk on insan arasında yer alıyor.

Görsel 4. Michael Jordan - Kaynak
Başka birini daha örnek gösterecek olursak Roger Bannister, 1 mili 4 dakika altında tamamlayan ilk atlet oldu. İngiltere'deki Iffley Road Stadyumu içerisinde, 1964 yılında koşu süresini (3:59.4) tamamlayarak atletizmde bir ilki gerçekleştirmiştir (Litsky, 2018). Bannister'ın sonrasında çoğu kez bu rekor aşılmış olsa da imkansız denileni başaran olarak, paradigmalaro yıkarak tarihe kendi adını yazdırmıştır.

Görsel 5. Roger Bannister - Kaynak
Çevresinin beklentisine kulak veren birey, üstündeki baskıyla işlerin kötüleşmesine yol açabilir. Bu yüzden işinin kendi başarısını ölçeklendirmeden ufak bir şey için bile olsa kendini takdir etmesi ve pes etmeden yoluna devam edebilme cesaretini göstermesi gerekir. Büyük şeyler başarmış olmak, diğer küçük başarılarının bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Sonuçta en üste ulaşabilmenin yolu en alttan başlayarak tırmanmaktan geçiyor.
Bahsettiğim sporcular pes etselerdi onlar da herhangi biri olacaklardı. Pes etselerdi adlarını bugün duymayacaktık. Kaç sabah ısrarla denediklerini bilmeden, hedefleri uğruna ne fedakarlıklar yaptıklarını, nelere kulak tıkadıklarını bilmeden daha niceleri hakkında görüş bildirmek çok kolay lakin buz dağının her zaman görünmeyen bir tarafı var…
Referanslar:
1. Litsky, F. (2018). Roger Bannister, First Athlete to Break the 4-Minute Mile, Dies at 88. Roger Bannister, First Athlete to Break the 4-Minute Mile, Dies at 88 — The New York Times (nytimes.com)
2. MİCHAEL JORDAN. (t.y.). https://www.armonikekemeliktedavisi.com/hikaye/44-michael-jordan.aspx
3. Naz, R. (2019). Başarı i̇mkânsız değildir. IIENSTITU. https://www.iienstitu.com/blog/basari-imkansiz-degildir
4. Niyazibeyoğlu, T. (2018). Başarı ve Maneviyat. https://dergipark.org.tr/tr/pub/eskiyeni/issue/37339/432107